Ozon tedavisi, vücudun sistemlerindeki bir bozulmayı, oluşan yarayı ya da rahatsızlıkların tedavi edilmesi için ozon gazının uygulanmasıdır. Üç oksijen atomunun birleşiminden oluşan ozon gazı O³ renksiz bir gazdır.

Ozon tedavisi birçok hastalığın tedavisinde kullanılmaktadır. Tıp literatüründe geleneksel tıp (tamamlayıcı tıp uygulamaları) olarak kabul edilen ozon tedavisi, bağışıklık sistemine uyarıcı bir etkide bulunarak birçok hastalığın ve rahatsızlığın tedavi edilmesinde kullanılmaktadır.

Ozon Tedavisi Nedir?

Canlı organizmanın ozon gazı ile temas etmesi molekülerin oksijene, oksijenin de radikallerine dönüştürülmesi hızlı bir şekilde gerçekleşir. Vücuda temas ettiğinde hafif bir oksidatif stres olur. Bu stresin organizmalar tarafından tehdit olarak algılanmasıyla bir savunma sistemi olan antioksidanların içeriğindeki enzimler uyarılır. Oksijen bakımından zengin hale gelen bölgenin toksinlerinden arınması sağlanır.

Ozon gazının vücuda etki ederek uygulanması planlanan tedavinin başarıyla sonuçlanabilmesi için ozonun dozu hassas bir şekilde hesaplanmalıdır. Kimyasal molekülün toksik etki göstermesi için uygulanacak tüm yüksek konsantrasyonlar uzman bir doktor tarafından gerçekleştirilmelidir. Tedavide hasta hastanın belirli bir süre takip edilmesi gereklidir.

Tedavide Kullanılan Ozon Nedir?

Oda sıcaklığında gaz halinde bulunan ozon (O³), oksijenden çok daha yüksek enerjiye sahip 3 atomlu moleküldür. Atmosferin stratosfer tabakasında yer alır, en önemli gazlardan biridir. Deniz kıyısında ya da fırtınalı havalardan sonra karakterize olan kokusu hissedilebilir. 

Ozon, güneş tarafından yayılan yüksek enerjili ultraviyole ışınlarına karşı filtre görevi görmektedir. Biyosferdeki biyolojik dengenin korunması ve devam etmesi ozonun filtrelemesiyle sağlanmaktadır. 

Ozonun dezenfekte ve temizleyici etkisi 1960 yıllarından sonra bulunmuştur. Kimyasal maddelerin içme sularını kirlettiği kanıtlandıktan sonra ozon, suların temizlenmesi için kullanılmaya başlanmıştır. Aynı zamanda sanayide birçok alanda kullanılmaktadır. Tıpta kullanılan ozon ise saf oksijenden elde edilir. Özel jeneratörler aracılığıyla üretilir.

Ozon Tedavisi Nelere İyi Gelir?

Terapötik etkilere sahip olan ozon; birçok hastalık, yaraların iyileşmesi ya da rahatsızlıklarda iyileşme sürecine yardımcı olur. Modern tıp tarafından alternatif tedavi uygulamalarından biri olarak kabul edilir. Konvansiyonel tıpta mevcut tedaviye ek olarak uygulanmaktadır.

Genellikle birçok hastalık anormal enflamasyon ya da kronik olarak oluşmaktadır. Uzun yıllardır birçok hastalıkta kullanılan ozon tedavisi günümüzde gelişen teknoloji ile daha sık tercih edilmektedir. Anti-enflamatuar özellikleri bakımından ozonun etkileri şu şekildedir:

• Vücut sistemini etkileyen kronik enfeksiyonlarda kullanılan ozon, yara iyileştirici, dental ve dermatolojik endikasyonların tedavisinde kullanılmaktadır. Enfeksiyonla savaşan bir yapıya sahiptir.
• Metabolizmanın çalışma hızını artırarak yağ yakımını artırır.
• Depresyon belirtilerini azaltarak vücutta serotonin hormonunun üretimini artırır.
• Otoimmün kaynaklı alerjilerde inflamatuar etki gösterir.
• Yaşlanma karşıtı gösterdiği etki ile kozmetik alanında kullanılır. Serbest radikallerin vücutta oluşturduğu hasarı onarır. 
• Detoks etkisi göstererek toksinleri temizler.
• Diyabet kontrolünde kullanılır. Tip 2 diyabet hastalarının pankreasta insülin üretmesine sebep olan hücrelerin hasarını onarır.
• Antimikrobiyal özellikleriyle; bakteriyel, fungal ve viral hastalıklar ozon ile tedavi edilebilir.
• Vücuttaki oksijeni, antioksidan etkileri artırdığı için kanserde, vasküler endikasyonda ozon kullanılır.

Ozon Tedavisi Kimlere Yapılabilir?

Bir tamamlayıcı ve alternatif tıp uygulaması olan ozon tedavisi yaygın olarak aşağıdaki durumlarda uygulanmaktadır;

• Diyabet
• Alzheimer
• Bağırsak hastalığı
• Migren
• Sistit
• Diş enfeksiyonları
• Kulak enfeksiyonları
• Hipertansiyon
• Parkinson hastalığı
• Omurga iltihabı
• Kronikleşen enfeksiyonlar
• Kronik ağrı
• Lyme hastalığı

Ayrıca bu sayılan hastalıklar ve rahatsızlıklara daha birçokları dahil edilebilecektir.

Ozon Tedavisi Kimlere Uygulanmaz?

Ozon tedavisi çok sık tercih edilse de bazı durumlarda uygulanmamaktadır. Bunlar şu şekildedir:

• Kas kramplarının sıklıkla tekrarlaması
• Ozona alerjisi bulunan bireyler/astım hastaları
• Yeni kanama geçirmiş olanlar
• İleri derecede kansızlık yaşayanlar
• Tiroit bezi aşırı çalışan kişiler (hipertiroidi)
• Sürekli tekrarlayan pankreatit ya da kronik pankreatit
• Hamileler
• ACE inhibitörü tedavisi görenler (yüksek tansiyon için)
• Kanda pıhtılaşma bozukluğu yaşayan hastalar
• Yakın zamanda kalp krizi geçirmiş olanlar (miyokard infarktüsü)
• Kalp damar hastalarında kontrol altında olmayanlar
• Kalıtsal olarak enzim eksikliği olan hastalar (Glukoz 6 fosfat dehidrogenaz)

Ozon Tedavisi Hangi Hastalıklarda Uygulanabilir?

Ozon gazı kan dolaşımını artırdığı için başlangıçta dolaşım sisteminden kaynaklanan problemlerin tedavisinde tercih edilmiştir. Günümüzde ise yaşlanma karşıtı tedaviden, romatizmal hastalıklara post COVID hastalığına ve tablosuna kadar birçok hastalığa fayda sağladığı için ozon tedavisi tercih edilmektedir.

1 – Otoimmün Hastalıklar- Fibromiyalji

Otoimmün hastalıklarının başında, bağışıklık sistemi hastalıkları olarak bilinen fibromiyalji gelmektedir. Vücutta doğal olarak bulunan doku ve hücreler otoimmün hastalığında yabancı hücre olarak algılanır. Yabancı olarak gördüğü hücrelere karşı savunma ve saldırı tutumu gösterir. Bu tutumdan etkilenen vücudun bazı dokuları reaksiyon gösterir ve hastalıklar oluşur.

Fibromiyalji, otoimmün hastalıklarından biridir. Sıklıkla görülen belirtiler ise;

• Uyku bozukluğu
• Kronik yorgunluk
• Kasların ağrıması
• Hafıza ve dil gibi bilişsel işlevlerin gerilemesi
• Duygudurum dalgalanmalarıdır.

Bu semptomlar genç yaşta bir bireyde ağır etkilerle ortaya çıktığında kişinin yaşam kalitesini düşürür. Oluşan hastalık tablosunun tedavisi için kesin bir tedavi yöntemi olmasa da kişinin yaşam kalitesinin artması, işlevselliğin devam ederek iyileşmesi ve semptomların azaltılması için bazı tedaviler uygulanır. Ozon tedavisi, vücuttaki savunma mekanizmasına etki ederek doğru çalışmasına yardımcı olur. Romatizmal hastalıkların tedavisinde fibromiyaljide olduğu gibi son derece etkili tedavi yöntemlerinden biridir. 

Bağışıklık sistemi, otoimmün hastalıklarına yanıt olarak sistemin işleyişine baskı oluşturur. Oluşturulan baskı, kişinin bağışıklık sistemini zayıflatarak birçok hastalığa karşı savunmasız ve korumasız hale getirir. Bağışıklık sisteminin işleyişini doğru şekilde uyararak sistemin çalışmasını düzenlemek için ozon tedavisi uygulanır. Sistemi uyararak işleyişin düzelmesini sağlayan ozon tedavisi, romatizmal hastalıkları ya da fibromiyaljiyi tedavi edebilir.

2 – Kronik Kas Yorgunlukları

Ozon tedavisi iskelet-kas sistemine güçlü bir şekilde etki etmektedir. Bu etkiler şu şekildedir:

• Endorfin salınması için vücudu uyarır.
• Antinosiseptif ağrılarda sistemi güçlendirir.
• Kas hücrelerinin arasında yer alan ödemin azalmasını sağlar. Böylelikle kas ağrıları hafifler.
• Sitokin salınımını yani hücrelerin gelişmesini düzenler.
• Kaslarda yer alan süperoksit radikallerin seviyelerini azaltır.
• Bazı bileşenler kas sisteminde etkilidir. Bu bileşenleri modüle eder.
• Kaslarda oluşan iltihabi yanıtlara anti inflamatuar etkisi gösterir.
• Ozon tedavisinin bölgesel olarak uygulanması durumunda bölgedeki kan dolaşımını iyileştirir, oksijenin yoğunluğu artar. Bu etkisi ile hasarlı dokuların ve hücrelerin iyileşme süreci hızlanır.
• Akut yaralanmalarda ve kronik kas yorgunluklarında ozon tedavisi tercih edilebilir.

3 – Anti Aging Etkisiyle Yaşlanma Karşıtı Bakım

Kan dolaşımı ve hücre yenilenmesi üzerindeki olumlu etkileri ile bilinen ozon tedavisi başta plastik cerrahi olmak üzere pek çok alandaki çalışmalarda kullanılmıştır. Yaşlanmanın etkilerinden biri olan dolaşım sisteminin zayıflaması kılcal damarlardaki kan yoğunluğunun azalmasına sebep olur. Kan yoğunluğunun azalmasının bir sonucu olarak vücudun bazı bölgelerindeki hücrelere yeterli oksijen ulaşamaz. Oksijen ile beslenen hücrelerin oksijensiz kalmasıyla hücreler canlılığını kaybeder. Bu kayıp cildin kırışması ile somut olarak gözlemlenir.

Ozon tedavisinin uygulanması ile; 

• Dolaşım sistemi desteklenir.
• Kılcal damarlarda azalan kan yoğunluğunun artması sağlanır.
• Oksijen açısından zengin kan vücuttaki tüm hücreleri besler. Hücrelerin canlılık kazanması ile cildin sağlıklı görünmesi sağlanır.
• Hasarlı hücrelerin onarılması ve hücre sağlığının korunmasını sağlayan ozon tedavisi yaşlanma karşıtı etki oluşturur. Hasarlı hücreleri onararak ölü hücreleri vücuttan uzaklaştırır ve yeni hücre oluşumuna destek olur.
• Hücre bakımından gençleştirici etki oluşturur.

4 – Uzayan Covid ve Post Covid Tabloları

Post Covid; Covid-19 hastalığını geçirdikten sonraki 12 aylık süreçte geçmeyen, başka bir hastalık ile de ilişkilendirilemeyen şikayetlerin tanımıdır. Ozon tedavisi Covid gibi sıklıkla görülen enfeksiyon hastalıklarında anti inflamatuar ve antiviral etki göstererek vücuttaki enfeksiyon tablosunun kontrol altında tutulmasını amaçlar. Uzamış Covid genellikle bağışıklık sistemi baskılanmış olan kişilerde görülmektedir. Post Covid tablosu hastalık sonrasında bir takım fiziksel rahatsızlıklar sonucunda ortaya çıkar. Ozon tedavisi şu şekilde etki gösterir:

• İnflamatuar ve antiviral etki göstererek hastalığın şiddetini azaltır. Böylelikle uzamış Covid durumu kontrol altına alınır.
• Bağışıklık sistemine yaptığı uyarıcı etki ile hastalıktan sonra ortaya çıkabilecek hastalıklara karşı koruma sağlar.
• Baş dönmesi, unutkanlık, eklem ağrısı, yorgunluk, halsizlik, tat ve koku duyularının zayıflaması, çarpıntı hissi, nefes darlığı gibi şikayetler post Covid tablosunda yaygın olarak görülen şikayetlerdir. Ozon tedavisi kısa süre içerisinde bu şikayetleri ortadan kaldırarak kişinin yaşam kalitesinin artmasını sağlar.

Ozon tedavisi, vücudun birçok sisteminde iyileştirici, yenileyici ve koruyucu etki gösterir. Bu etkinin oluşabilmesi için uygulanacak ozon, doğru yöntem ve doğru doz ile hasta tedavi edilmelidir. Yaşam kalitenizin artması ve rahatsızlıklarınızdan kurtulmak için sağlık kuruluşlarını ve alanında uzman hekimleri tercih ediniz.

 

 

Ozon Tedavisi Nasıl Uygulanır?

Ozon tedavisi çeşitli yöntemler ile vücuda uygulanabilir. Uygulanması ve yöntemleri şu şekildedir:

• Ozon vücuda; gaz veya sıvı maddeler ile karıştırılarak, kan ile birleştirilerek ya da doğrudan damara enjekte edilerek sokulabilir. Deri altına enjekte edilerek de tedavi yapılabilir.
• Kas dokusuna, eklemlere ya da vajinal yollarla uygulanabilir.
• Kontrollü bir gaz banyosu ile cilt yüzeyine uygulanabilir. Torbalama yapılarak ozon içeren su ve yağ topikal olarak uygulanabilir.
• İnsüflasyon tekniği ya da otohemoterapi ile ozon tedavisi uygulanabilir. Bu tedavide uygun doz ve yöntem doktor tarafından belirlenmektedir.

Ozon tedavisinde uygulanan yöntemler sistemik ya da lokal olabilir. Vücuda genel olarak fayda sağlaması için sistemik, belirli bir bölgeye fayda sağlaması için lokal tedavi uygulanır.

• Otohemoterapi

Hastadan alınan kanın ozon ile karıştırılması ile uygulanan sistemsel bir tedavidir. Bu yöntemde hastadan alınan 40-200 ml kan, tıbbi oksijen ve ozon birleştirilerek yeniden hastaya enjekte edilir. Birkaç gün arayla uygulanabilir. Bu majör otohemoterapi yöntemidir. Küçük otohemoterapi yönteminde ise eşit miktarda ozonun tutulduğu şırıngalarla hastadan kan alınır. Doktor şırınganın içeriğindekileri karıştırmak için sallar hastaya tekrar enjekte eder.

• İnsüflasyon

Vücut boşluklarına ozon gazının üflenmesi işlemi insüflasyon olarak tanımlanmıştır. Bu tedavi vajinal boşlukta ya da rektal yapılır. Bu tedavi burun ya da kulak boşluklarına uygulanarak da yapılabilir. Tedaviye ve hastanın durumuna bağlı olarak farklı dozlarda ozon uygulanır.

• Ozon Eklem Tedavisi

Bağ yırtılması, sırt ağrısı, eklem ağrısı ya da buna benzer rahatsızlıklarda etkili bir tedavidir. Eklem boşluğuna uygulanan eklem enjeksiyonları günümüzde oldukça popüler bir tedavidir. Bu tedavi iki kısımda uygulanır: 

• İlaç ve bir vitaminin karıştırılması ilk kısımdır.
• İkinci kısımda ozon, elde edilen karışıma eklenerek eklem içine enjekte edilir.

Elde edilen kombinasyonun uygulanmasıyla kıkırdak dokusu yenilenir ve yeni bağların güçlenmesinde fayda sağlar. Eklemlerdeki zayıf bölgelerin yeniden güç kazanması ve enflamasyonun azalmasında etkili rol oynar. Dejenere ya da yaralı olan bir eklemin tedavisi 3-5 enjeksiyonun 8-10 hafta uygulanması ile tedavi edilebilir. Her uygulamada ortalama %15-25 iyileşme görülür.

Ozon Tedavisi Yöntemleri Nelerdir?

Bu geleneksel tıp uygulamasında yararlanılan teknikler genel olarak şunlardır;

• Majör Yöntem

Ozon tedavisinde en sık kullanılan metottur. Hastadan 50-200 ml arasında kan alınır. Tedavide uygulanacak seansların sayısı, ozonun dozu hastaya bağlı olarak değişiklik gösterir. Hastanın; yaşı, genel durumu ve hastalığına göre değişiklik gösterir.

• Minör Yöntem

Hastadan alınan 2-5 cc kan, hasta için uygun dozdaki ozonla karıştırılarak tekrar enjekte edilir. 

• Ozonun Vücut Boşluklarından Verilmesi

Makat-rektal yolla kulak ya da vajinal boşluklara ozon verilmesidir.

• Ozon Gazının Kas ve Eklem İçine Verilmesi

İskelet-kas sisteminde oluşan rahatsızlıklarda doktorun belirlediği dozdaki ozon gazının iğne aracılığı ile eklemlere ve ağrı hissedilen kaslara uygulanmasıdır.

• Ozon torbası

Cilt lezyonlarında, enfeksiyonlarda, dolaşımdan kaynaklı bozukluklarda, huzursuz bacak sendromunda, iyileşmeyen yaralar ve diyabetik ayaklarda uygulanır.

• Ozon kupa

Özellikle yatak yarası olarak bilinin bası yaralarında uygulanır. 

Ozon Tedavisinin Yan Etkileri Nelerdir?

Ozon tedavisinin şimdiye kadar bilinen yan etkisi; uygulama hatası ya da hastanın kapasitesinden yüksek dozda ozon uygulanmasına bağlı gelişmiştir. Bu sebeple tedavinin yan etkileri yok denecek kadar azdır. Yan etkinin oluşmaması için tedavi uygulanırken düşük dozda uygulanmaya başlamalı kademeli olarak artırılmalıdır. Ozon tedavisinin bazı durumlarda uygulanması sakıncalı olabilir. Bunlar “Ozon Tedavisi Kimlere Uygulanmaz?” başlığında açıklanmıştır. 

Tedavi Sürecinde Dikkat Edilmesi Gerekenler

İçeriğinde C ve E Vitamini bulunan antioksidan takviyelerin tüketimi ozon tedavisinin uygulandığı sürede bırakılmalıdır. Bu bileşiklerin kan içinde yüksek dozda olması ozonun etkisini etkileyeceği için tedavi sürecinin seyrini de etkileyecektir. Ozon oksidan bir madde olduğu için hastaların bu vitaminler bakımından zengin olan gıdaları tüketmemesi önerilir.

Tedavi sırasında antioksidanlar ve vitaminler tedavi sırasında hastaya verilmemelidir. Tedaviden önce ya da sonra tüketilmelidir. Şeker ve tansiyon ilaçları ozon tedavisinden en az 2 saat önce alınmış olmalıdır. Hasta tedavi sırasında aç olmamalıdır. Düşük riskli olması ve modern tıp tedavilerine tamamlayıcı bir yöntem olarak uygulanması sebebi ile ozon tedavisi yeniden yapılandırmayı sağlayan destekleyici bir metottur.

Sık Sorulan Sorular